Mescid I Aksayi Kim Yapti ?

Bilgin

Global Mod
Global Mod
\Mescid-i Aksa Kim Tarafından Yapıldı?\

Mescid-i Aksa, İslam dünyası için son derece kutsal bir mekan olup, Kudüs’te bulunan ve tarihi olarak büyük bir öneme sahip olan bir camidir. Mescid-i Aksa'nın yapılış tarihi, İslam'ın erken dönemlerine kadar uzanır ve hem dini hem de tarihi açıdan derinlemesine incelenmesi gereken bir konudur. Bu makalede, Mescid-i Aksa'nın kim tarafından inşa edildiği, yapılışının arka planı ve zaman içinde geçirdiği dönüşümler üzerine ayrıntılı bir inceleme yapılacaktır.

\Mescid-i Aksa’nın Yapılış Tarihi\

Mescid-i Aksa, Kudüs’teki Eski Şehir bölgesinde yer alan ve hem Müslümanlar hem de Yahudiler için büyük bir dini öneme sahip olan bir yapıdır. Bu cami, aynı zamanda İslam’ın üçüncü en kutsal mekanı olarak kabul edilir. İslam tarihinde, Mescid-i Aksa'nın inşasının ilk adımları, Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed’in Mirac’a çıkmadan önce Kudüs’e gelmesiyle atılmıştır. Bu olay, 7. yüzyılda gerçekleşmiş olup, İslam’ın beşinci yılına denk gelir.

Ancak Mescid-i Aksa'nın yapılışı, sadece Hazreti Muhammed’in Mirac’ı ile ilişkilendirilemez. Bu caminin yapısının tarihi, çok daha eskiye, İslam öncesi döneme kadar gitmektedir. İslam öncesi dönemde, Kudüs’ün bu bölgesinde Yahudi tapınakları bulunuyordu. Mescid-i Aksa, Yahudi tapınaklarının üzerine inşa edilmiştir. Bu durum, Mescid-i Aksa'nın inşa sürecinin, yalnızca bir inşa faaliyeti değil, aynı zamanda bir tarihsel ve kültürel devamlılık içerdiğini göstermektedir.

\Mescid-i Aksa'nın İnşasına Kim Başladı?\

Mescid-i Aksa’nın inşası, İslam tarihinde iki önemli figür tarafından başlatılmıştır. Birincisi, Hazreti Davud’dur (David). Hazreti Davud, Kudüs’teki ilk tapınağı inşa etmeye başlamıştır, ancak bu inşa süreci Hazreti Süleyman (Solomon) döneminde tamamlanmıştır. İslam literatüründe, Hazreti Davud’un Kudüs’ü fethetmesi ve orada Yahudi tapınakları inşa etmesi önemli bir dönüm noktasıdır.

Ancak, Mescid-i Aksa’nın tam anlamıyla cami olarak inşa edilmesi, Hazreti Ömer dönemine dayanır. Hazreti Ömer, 637 yılında Kudüs’ü fethederek şehri İslam topraklarına katmış ve ardından Mescid-i Aksa'nın bulunduğu bölgeyi düzenlemeye başlamıştır. Bu dönemde, Mescid-i Aksa’nın bulunduğu alan, eski tapınakların yerini alacak şekilde genişletilmiştir.

\Mescid-i Aksa'nın Yapılışında Kimlerin Katkısı Oldu?\

Mescid-i Aksa'nın yapımında birçok büyük figür ve hükümdar etkin olmuştur. Hazreti Ömer, Kudüs’ü fethettikten sonra, bu kutsal bölgenin korunmasına ve onarılmasına büyük bir özen göstermiştir. Ancak, Mescid-i Aksa'nın ilk yapılışı sadece Hazreti Ömer'e atfedilemez. Mescid-i Aksa'nın yapımına katkı sağlayan ilk isimlerden biri de Emevi Halifesi II. Velid'dir. II. Velid, 705 yılında Mescid-i Aksa’nın yeniden inşası için büyük bir proje başlatmış ve caminin mimarisine birçok yenilik getirmiştir.

Ayrıca, Selahaddin Eyyubi’nin Kudüs’ü 1187 yılında Haçlılardan geri almasının ardından, Mescid-i Aksa’nın restorasyonu bir kez daha gündeme gelmiştir. Selahaddin, Mescid-i Aksa’nın yeniden onarılması için büyük bir çaba sarf etmiş ve caminin hem içini hem de dışını restore etmiştir. Selahaddin’in bu restorasyon süreci, Mescid-i Aksa’nın tarihi boyunca en önemli bakım çalışmalarından biri olarak kabul edilir.

\Mescid-i Aksa Hangi Tarihlerde Yeniden Yapılandırıldı?\

Mescid-i Aksa, zaman içinde birçok kez restore edilmiştir. Özellikle Emevi, Abbâsî, Fatımî ve Osmanlı İmparatorluğu dönemlerinde, caminin yapısında çeşitli değişiklikler ve restorasyonlar yapılmıştır. Osmanlı dönemi, Mescid-i Aksa için önemli bir zaman dilimidir çünkü Osmanlı padişahları, Mescid-i Aksa’yı sürekli olarak onarmış ve camiye birçok yeni ekleme yapmışlardır. Osmanlı döneminin sonlarına kadar bu gelenek devam etmiştir.

Selçuklular döneminde de, Mescid-i Aksa'da önemli onarımlar yapılmış ve caminin mimarisinde bazı değişiklikler gerçekleştirilmiştir. 11. yüzyılda Mescid-i Aksa’da yapılan bu değişiklikler, caminin bugünkü görüntüsünün şekillenmesinde önemli bir rol oynamıştır.

\Mescid-i Aksa’nın Mimari Özellikleri Nelerdir?\

Mescid-i Aksa, İslam mimarisinin önemli bir örneği olarak dikkat çeker. İslam’ın ilk yıllarında inşa edilen cami, geniş ve etkileyici bir avluya sahiptir. Yapının en dikkat çeken özelliği, kubbesinin büyüklüğüdür. Bu kubbe, aynı zamanda altın rengiyle oldukça belirgin olup, caminin simgesi haline gelmiştir. Kubbe, Mescid-i Aksa’nın hem mimari hem de dini anlamda bir sembolüdür. Cami, sadece İslam dünyası için değil, aynı zamanda Yahudi ve Hristiyanlar için de büyük bir dini öneme sahiptir.

Caminin iç kısmı, Arap İslam sanatının zarif örnekleriyle süslenmiştir. Zengin taş işçiliği ve güzel mozaikler, Mescid-i Aksa’nın mimarisinin görsel zenginliğini oluşturur. Ayrıca, caminin içinde çok sayıda önemli tarihi yapıt ve mezar da bulunmaktadır.

\Mescid-i Aksa Neden Kutsaldır?\

Mescid-i Aksa, İslam’daki kutsal mekanlar arasında Mekke ve Medine’den sonra gelir. Mescid-i Aksa'nın kutsallığı, Hz. Muhammed’in Mirac'a çıkmadan önce orada namaz kılmasıyla bağlantılıdır. Mescid-i Aksa’nın bulunduğu alan, bu yüzden İslam tarihinde çok özel bir yere sahiptir. Ayrıca, Mescid-i Aksa, Yahudi inançlarına göre de büyük bir öneme sahiptir, çünkü burası, eski Kudüs Tapınağı'nın yeridir. Dolayısıyla, hem İslam hem de Yahudi tarihinde Mescid-i Aksa büyük bir sembolik değere sahiptir.

\Sonuç\

Mescid-i Aksa, hem tarihsel hem de dini açıdan büyük bir öneme sahip olan bir yapıdır. İnşa süreci, İslam’ın ilk yıllarına, özellikle Hazreti Ömer ve Emevi Halifesi II. Velid dönemlerine dayansa da, bu cami sürekli olarak restore edilmiş ve bakım görmüştür. Mescid-i Aksa, mimarisi, tarihi ve dini bağlamlarıyla hem Müslümanlar hem de diğer inançlar için büyük bir anlam taşır. Mescid-i Aksa’nın inşa sürecinde yer alan büyük hükümdarlar ve restorasyonlar, bu camiyi sadece bir ibadet yeri değil, aynı zamanda bir kültürel miras olarak da önemli kılmaktadır.