Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Müdafaa Kısmında 1994 yılında yüksek lisans eğitimi alırken NATO projesi kapsamında Belçika’da katıldığı projede incelediği bir arı çeşidinden etkilenen Prof. Dr. Mahmut Murat Aslan, vakit içinde farklı çeşitlerdeki böcekleri de araştırmaya başladı.
Vakit ortasında alanında uzmanlaşan, katıldığı eğitim ve tabiat seyahatlerinde çeşitli böcek cinsleri biriktirmeye başlayan Aslan, büyük bir koleksiyonun sahibi oldu. KSÜ Laboratuvarı’nda öğrencileriyle çalışmalarını sürdüren, biroldukça ülkeden böcek çeşidini de araştırmalarına dahil eden 50 yaşındaki Aslan’ın koleksiyonunda 4 bin çeşit bulunuyor.
Biriktirdiği cinsleri tek tek iğneleyerek çerçeveleyen Aslan, bu böcekleri kurulacak bir müzede sergileyerek hem bilim dünyasının birebir vakitte meraklıların ilgisine sunmayı amaçlıyor.
Prof. Dr. Mahmut Murat Aslan, lisans eğitimi senelerında böceklerin ilgisini çekmeye başladığını, merakının vakit içinde koleksiyonerliğe dönüştüğünü belirtti.
senelerca çeşitli çeşitlerdeki böcekleri toplayabilmek için emek harcadığını, ondan sonrasında öğrenci tez ve doktoraları yardımıyla de büyük koleksiyon oluşturduğunu belirten Aslan, “O kadar hoş ki böcekler dünyasına girdiğiniz vakit onların renkleri, nazaranvleri ve onların tabiattaki aktiflikleri olsun bunu öğrendikçe aşkla bu işi yapıyorum.” dedi.
Koleksiyonunda hayli sayıda tıbbın olduğunu tabir eden Aslan, şöyleki devam etti:
“Genel olarak böcek cinslerimiz Türkiye’ye ilişkin lakin bunun içerisinde Belçika’dan getirmiş olduğum bombus arı çeşitleri de var. Bombus arısının 218 alt tipi var bunlardan 120’si bende mevcut. Çiçek sineğinin 26 alt çeşidi de bir daha koleksiyonumda yer alıyor. Genelde ülkemizi tanımamız gerekiyor zira yabancılar 1940’lı senelerda biroldukca böcek örneklerimizi alıp gitmiş hatta teşhisleri yapıp kendi isimlerini vermişler. Biz bunu kırmaya çalışıyoruz. Bizim böceklerimize sahip çıkmamız gerekiyor. Böcek yahut tabiattaki zenginliğimizi millileştirmemiz lazım. Tabiata çıkıp, herkestilk evvel bulup onları isimlendirip dünyaya tanıtmak istiyoruz.
Yaklaşık 4 bin tıp var. Hala öğrencilerimle birlikte keşfediyorum zira Kahramanmaraş ilimiz epey varlıklı. Yeni çeşitler bulabiliyoruz. Yaklaşık 3 yıl evvel dağ şekeri bitkisi üzerinde yaşayan 2 farklı böcek çeşidini literatüre kazandırdık. Bu böceklere ‘Kahramanmaraşensis’ ve ‘Hasanberkayi’ isimlerini verdik. Bunlarla bir arada bombus arıları hayli kıymetli bilhassa tabiattaki tozlaşma aktiflikleri sebebiyle. Bununla tabiatta kültür bitkileri üzerinde yaptığımız çalışmalar var, onların üzerinden topladığımız böceklerimiz var.”
“Müzede sergilemek istiyor”
Koleksiyonunu daha farklı cinslerdeki böcekleri katarak genişletmek isteyen Aslan, çalışmalarının devam ettiğini lisana getirdi.
Böcek meraklılarını laboratuvara beklediğini söz eden Aslan, kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Şu an Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi olarak Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansına (DOĞAKA) bir proje verdik. Burada bir müze oluşturmak istiyoruz. Şayet DOĞAKA tarafınca desteklendiği takdirde bu böceklerimizi kesinlikle sergileyeceğiz. birebir vakitte isteyen bütün öğrenci arkadaşlarımız böcek öğrenmek isteyen ya da merak edenler herkesi laboratuvarımıza bekliyoruz. Bu koleksiyon hem böcekseverler tıpkı vakitte öğrenciler için hayli kıymetli. Böcekleri yerinde goremeyebilirler fakat burada kurulacak müzede gelip inceleyebilirler, bilimden istifade edebilirler.”
Vakit ortasında alanında uzmanlaşan, katıldığı eğitim ve tabiat seyahatlerinde çeşitli böcek cinsleri biriktirmeye başlayan Aslan, büyük bir koleksiyonun sahibi oldu. KSÜ Laboratuvarı’nda öğrencileriyle çalışmalarını sürdüren, biroldukça ülkeden böcek çeşidini de araştırmalarına dahil eden 50 yaşındaki Aslan’ın koleksiyonunda 4 bin çeşit bulunuyor.
Biriktirdiği cinsleri tek tek iğneleyerek çerçeveleyen Aslan, bu böcekleri kurulacak bir müzede sergileyerek hem bilim dünyasının birebir vakitte meraklıların ilgisine sunmayı amaçlıyor.
Prof. Dr. Mahmut Murat Aslan, lisans eğitimi senelerında böceklerin ilgisini çekmeye başladığını, merakının vakit içinde koleksiyonerliğe dönüştüğünü belirtti.
senelerca çeşitli çeşitlerdeki böcekleri toplayabilmek için emek harcadığını, ondan sonrasında öğrenci tez ve doktoraları yardımıyla de büyük koleksiyon oluşturduğunu belirten Aslan, “O kadar hoş ki böcekler dünyasına girdiğiniz vakit onların renkleri, nazaranvleri ve onların tabiattaki aktiflikleri olsun bunu öğrendikçe aşkla bu işi yapıyorum.” dedi.
Koleksiyonunda hayli sayıda tıbbın olduğunu tabir eden Aslan, şöyleki devam etti:
“Genel olarak böcek cinslerimiz Türkiye’ye ilişkin lakin bunun içerisinde Belçika’dan getirmiş olduğum bombus arı çeşitleri de var. Bombus arısının 218 alt tipi var bunlardan 120’si bende mevcut. Çiçek sineğinin 26 alt çeşidi de bir daha koleksiyonumda yer alıyor. Genelde ülkemizi tanımamız gerekiyor zira yabancılar 1940’lı senelerda biroldukca böcek örneklerimizi alıp gitmiş hatta teşhisleri yapıp kendi isimlerini vermişler. Biz bunu kırmaya çalışıyoruz. Bizim böceklerimize sahip çıkmamız gerekiyor. Böcek yahut tabiattaki zenginliğimizi millileştirmemiz lazım. Tabiata çıkıp, herkestilk evvel bulup onları isimlendirip dünyaya tanıtmak istiyoruz.
Yaklaşık 4 bin tıp var. Hala öğrencilerimle birlikte keşfediyorum zira Kahramanmaraş ilimiz epey varlıklı. Yeni çeşitler bulabiliyoruz. Yaklaşık 3 yıl evvel dağ şekeri bitkisi üzerinde yaşayan 2 farklı böcek çeşidini literatüre kazandırdık. Bu böceklere ‘Kahramanmaraşensis’ ve ‘Hasanberkayi’ isimlerini verdik. Bunlarla bir arada bombus arıları hayli kıymetli bilhassa tabiattaki tozlaşma aktiflikleri sebebiyle. Bununla tabiatta kültür bitkileri üzerinde yaptığımız çalışmalar var, onların üzerinden topladığımız böceklerimiz var.”
“Müzede sergilemek istiyor”
Koleksiyonunu daha farklı cinslerdeki böcekleri katarak genişletmek isteyen Aslan, çalışmalarının devam ettiğini lisana getirdi.
Böcek meraklılarını laboratuvara beklediğini söz eden Aslan, kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Şu an Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi olarak Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansına (DOĞAKA) bir proje verdik. Burada bir müze oluşturmak istiyoruz. Şayet DOĞAKA tarafınca desteklendiği takdirde bu böceklerimizi kesinlikle sergileyeceğiz. birebir vakitte isteyen bütün öğrenci arkadaşlarımız böcek öğrenmek isteyen ya da merak edenler herkesi laboratuvarımıza bekliyoruz. Bu koleksiyon hem böcekseverler tıpkı vakitte öğrenciler için hayli kıymetli. Böcekleri yerinde goremeyebilirler fakat burada kurulacak müzede gelip inceleyebilirler, bilimden istifade edebilirler.”