celikci
New member
Ebeveynler çocukları için saçını süpürge etmeli mi? Çocuklar hayatlarını ebeveynlerine nazaran mi tasarlamalı? Anne baba ve çocuklar içindeki hudutlar nerede başlar, nerede biter?
Bu kitap, “Çocuklar ebeveynlerine ne borçlular?” sorusuna net bir yanıt veriyor: hiç bir şey…
Birilerinin salt annemiz ya da babamız olduğu gerçeğinin bize ahlaki açıdan özel bir sorumluluk yüklediği niyetine karşı sevgiye ve hürmete dayalı bir aile bağlantısının mümkün olduğunu anlatıyor, çocukların yetişkin olduktan daha sonra ebeveynleriyle özel olarak ilgilenmeleri gerekip gerekmediğini inceliyor.
Kitaptan…
“Bir bağlantının başarısı, yalnızca dış etkenlere değil, bununla birlikte bu ilgideki tarafların davranışlarına da bağlıdır. Lakin, birçoğumuz keyifli bir aile ilgisi hasreti duyduğu için, günün sonunda aynaya bakıp bu mutlulukta üzerimize düşeni yaptığımızı kendimize söyleyebilmek isteriz. Mecbur olduğumuz için değil, istediğimiz için, zira memnun bir ömür, yalnızca ahlaklı olmayı ve kişinin sorumluluklarını üstlenmesini değil, bununla birlikte ilgileri ustalıkla yönetme ve çıkılan yolda başarılı olma marifetini de içerir.”
Sayfa: 144
Aile teriminin önemi
Ailemize neler borçluyuz? Onları ne çoğunlukla aramalı ve ziyaret etmeliyiz? Yoksa bizler ihmalkâr bir oğul yahut işe yaramaz bir kız evlat mıyız?
Annelerimizin ve babalarımızın güzeline gitmeyen özgür alanlar oluşturduğumuzda, kendimizi sert bir biçimde yargılamalı mıyız?
Peki ya yeterli çocuk kimdir? Anne babasının her türlü sorumluluğunu üstüne alan mi yoksa kendi özgür macerasına atılıp bir yandan da ailesini sevgiyle gözeten mi?
Özünde olanları görmek
Filozof Barbara Bleisch, bu kitapla varoluşsal ve karmaşık aile münasebetlerini cesurca ele alıyor.
Çocukları ebeveynlerine bağlayan tüm ögeleri açıkça ortaya koyarak, herkesi ilgilendiren fakat pek az kişinin sormaya cüret ettiği soruları soruyor ve aile münasebetlerinin özünde olanları görme davetinde bulunuyor.
Sevgi ve ilginin kıymet biçilmez değeri
Sınırların belirsizleştiği, istismarcı ve itimadın berbata kullanıldığı bir ailede nasıl özgürleşebileceğinizin felsefi bir araştırması olan bu kitap, önyargıları körü körüne kabul etmemeye, onları sorgulamaya ve suçluluk hissinden kurtulmaya teşvik ediyor.
Dikte edilmiş olanın değil, gönülden gelen sevgi ve ilginin kıymet biçilmez bedelini hatırlatıyor.
Bu kitap, “Çocuklar ebeveynlerine ne borçlular?” sorusuna net bir yanıt veriyor: hiç bir şey…
Birilerinin salt annemiz ya da babamız olduğu gerçeğinin bize ahlaki açıdan özel bir sorumluluk yüklediği niyetine karşı sevgiye ve hürmete dayalı bir aile bağlantısının mümkün olduğunu anlatıyor, çocukların yetişkin olduktan daha sonra ebeveynleriyle özel olarak ilgilenmeleri gerekip gerekmediğini inceliyor.
Kitaptan…
“Bir bağlantının başarısı, yalnızca dış etkenlere değil, bununla birlikte bu ilgideki tarafların davranışlarına da bağlıdır. Lakin, birçoğumuz keyifli bir aile ilgisi hasreti duyduğu için, günün sonunda aynaya bakıp bu mutlulukta üzerimize düşeni yaptığımızı kendimize söyleyebilmek isteriz. Mecbur olduğumuz için değil, istediğimiz için, zira memnun bir ömür, yalnızca ahlaklı olmayı ve kişinin sorumluluklarını üstlenmesini değil, bununla birlikte ilgileri ustalıkla yönetme ve çıkılan yolda başarılı olma marifetini de içerir.”
Sayfa: 144
Aile teriminin önemi
Ailemize neler borçluyuz? Onları ne çoğunlukla aramalı ve ziyaret etmeliyiz? Yoksa bizler ihmalkâr bir oğul yahut işe yaramaz bir kız evlat mıyız?
Annelerimizin ve babalarımızın güzeline gitmeyen özgür alanlar oluşturduğumuzda, kendimizi sert bir biçimde yargılamalı mıyız?
Peki ya yeterli çocuk kimdir? Anne babasının her türlü sorumluluğunu üstüne alan mi yoksa kendi özgür macerasına atılıp bir yandan da ailesini sevgiyle gözeten mi?
Özünde olanları görmek
Filozof Barbara Bleisch, bu kitapla varoluşsal ve karmaşık aile münasebetlerini cesurca ele alıyor.
Çocukları ebeveynlerine bağlayan tüm ögeleri açıkça ortaya koyarak, herkesi ilgilendiren fakat pek az kişinin sormaya cüret ettiği soruları soruyor ve aile münasebetlerinin özünde olanları görme davetinde bulunuyor.
Sevgi ve ilginin kıymet biçilmez değeri
Sınırların belirsizleştiği, istismarcı ve itimadın berbata kullanıldığı bir ailede nasıl özgürleşebileceğinizin felsefi bir araştırması olan bu kitap, önyargıları körü körüne kabul etmemeye, onları sorgulamaya ve suçluluk hissinden kurtulmaya teşvik ediyor.
Dikte edilmiş olanın değil, gönülden gelen sevgi ve ilginin kıymet biçilmez bedelini hatırlatıyor.