celikci
New member
Senarist-yazar Deniz Tezuysal’ın kaleme aldığı Bonkis: İçimden hiç bir Şey Gelmiyor, sevilen TV dizisi Bonkis’in öncesini anlatan eğlenceli ve sürükleyici bir roman.
Senarist ve muharrir Deniz Tezuysal’ın ses getiren dizisi Bonkis’in öncesi olarak kaleme aldığı roman, hem dizi seyircisi tıpkı vakitte Bonkis’le çabucak hemen tanışmamış okur kitlesi için keyifli bir kent macerasıyla karşımıza çıkıyor.
Genç bir mimarın öyküsü
Deniz otuzuna yeni girmiş, Kadıköy’de yalnız yaşayan, nereye nasıl konumlandırması gerektiğini bilmediği bir münasebetin ortasında savrulurken yaşadığı şeyin aşk olduğuna inanan, her sabah 8.15 vapuruyla Beşiktaş’a ofise gidip gece gündüz demeden çalışan genç bir mimar.
Sayfa: 176
Umutlandıracak roman
Son devirlerde içine girdiği çıkmazdan kurtulup kendine yeni bir hayat kurmasıyla tamamlanacak seyahate tanıklık edeceğimiz çağdaş, komik, heyecanlı bir kent kıssası olan Bonkis: İçimden hiç bir Şey Gelmiyor, eğlendirirken gücümüzü yükseltecek ve umutlandıracak bir roman.
Kitap ne anlatıyor
Deniz, Kadıköy’de yalnız yaşayan, otuz yaşında bir mimar. Konut yemeğinin en hoşu, dost kazığının ensağlamı nerede yenir, kendinizi ilişkin hissetmediğiniz bir işte senelerca nasıl hayatta kalınır, her şeyi bilensevgilinin kaprisinden, mükemmeliyetçi annenin beklentilerinden nasıl sıyrılır, ondan sorulur. Görünüştesokakta yanımızdan geçtiğinde fark etmediğimiz, yüzüne baktığımızda ortasındaki buhrana dair hiç bir fikrimizolmayan bayağı insanlardan biri.
Son vakit içinderda hayatta zevk aldığı yalnızca iki şey var: çift kaşarlı vapurtostu ve zift üzere demli, tansiyon düşüren çay. Bunun haricinde maalesef bir müddetdir ortasından hiç bir şeygelmiyor…
Yeni bir ömrün başlangıcı
Ancak yıllardır ortasında biriken söylenmemiş laflar, oburlarının yaptığı seçimler artık canına tak ediyor veDeniz kendine yeni bir hayat çiziyor. İçme denilen o son kadeh içilecek, giyme denilen o küçük etekgiyilecek, harcaması gereken beşerler harcanacak! Zira biri, otuzların mükemmel geçeceğine dair garantiverdi ve o hoş hayatın başlangıcı burası…
Senarist ve muharrir Deniz Tezuysal’ın ses getiren dizisi Bonkis’in öncesi olarak kaleme aldığı roman, hem dizi seyircisi tıpkı vakitte Bonkis’le çabucak hemen tanışmamış okur kitlesi için keyifli bir kent macerasıyla karşımıza çıkıyor.
Genç bir mimarın öyküsü
Deniz otuzuna yeni girmiş, Kadıköy’de yalnız yaşayan, nereye nasıl konumlandırması gerektiğini bilmediği bir münasebetin ortasında savrulurken yaşadığı şeyin aşk olduğuna inanan, her sabah 8.15 vapuruyla Beşiktaş’a ofise gidip gece gündüz demeden çalışan genç bir mimar.
Sayfa: 176
Umutlandıracak roman
Son devirlerde içine girdiği çıkmazdan kurtulup kendine yeni bir hayat kurmasıyla tamamlanacak seyahate tanıklık edeceğimiz çağdaş, komik, heyecanlı bir kent kıssası olan Bonkis: İçimden hiç bir Şey Gelmiyor, eğlendirirken gücümüzü yükseltecek ve umutlandıracak bir roman.
Kitap ne anlatıyor
Deniz, Kadıköy’de yalnız yaşayan, otuz yaşında bir mimar. Konut yemeğinin en hoşu, dost kazığının ensağlamı nerede yenir, kendinizi ilişkin hissetmediğiniz bir işte senelerca nasıl hayatta kalınır, her şeyi bilensevgilinin kaprisinden, mükemmeliyetçi annenin beklentilerinden nasıl sıyrılır, ondan sorulur. Görünüştesokakta yanımızdan geçtiğinde fark etmediğimiz, yüzüne baktığımızda ortasındaki buhrana dair hiç bir fikrimizolmayan bayağı insanlardan biri.
Son vakit içinderda hayatta zevk aldığı yalnızca iki şey var: çift kaşarlı vapurtostu ve zift üzere demli, tansiyon düşüren çay. Bunun haricinde maalesef bir müddetdir ortasından hiç bir şeygelmiyor…
Yeni bir ömrün başlangıcı
Ancak yıllardır ortasında biriken söylenmemiş laflar, oburlarının yaptığı seçimler artık canına tak ediyor veDeniz kendine yeni bir hayat çiziyor. İçme denilen o son kadeh içilecek, giyme denilen o küçük etekgiyilecek, harcaması gereken beşerler harcanacak! Zira biri, otuzların mükemmel geçeceğine dair garantiverdi ve o hoş hayatın başlangıcı burası…